Ölümden daha ötesi var mı..? Ya da ölüm kadar gerçeği..? İnsan ölümle karşı karşıya gelince anlıyor bunu. Sevgi, aşk, nefret, hüzün , kin hepsi sahte. Sevinç, üzüntü gözyaşı hepsi boş. Her şey değişir. Dün ölmeyi bile göze alacak kadar sevdiğin birinden bugün yolda görüp kafanı çevirecek kadar nefret edersin. Yada en büyük aşklar nefretle başlar sozlerii.. Kimin aşkı ne kadar gerçek olabilir ki..? Ya da kim kimden ne kadar nefret edebilir..? Ama ölümün sahtesi olmaz. O kadar gerçektir ki, insanoğlunun tozpembe dünyası kaldıramaz onu . Zordur kabullenmesi, karşılaşınca ölümle bocalar, konuşamaz insan . Dilinden dökülemeyenler gözyaşı olarak dökülür tane tane . Dedim ya zordur karşılaşması, kabullenmesi ve alışması. Ama insan işte herşeye olduğu gibi buna da alışıyor. Sonra kabullenip hatırlaması kalıyor geride kalanlarin elinde ..